Dışı güzel ama içi tatsız karpuzlardan bıktıysanız bu yaz tam size göre! İşte manavda ya da pazarda karpuz seçerken dikkat etmeniz gereken püf noktaları.
Yaz mevsiminin vazgeçilmezi olan karpuz, serinletici tadıyla sofraların yıldızı olmaya devam ediyor. Ancak ne yazık ki dışı güzel, içi tatsız karpuzlara denk gelmek hepimizin kabusu. Peki, karpuzun içini görmeden tatlı olup olmadığını nasıl anlayabilirsiniz?
Karpuzun dış kabuğu canlı yeşil ve desenleri belirgin olmalıdır. Rengi mat değil parlaksa bu karpuzun yeterince olgunlaşmadığını gösterebilir. İdeal karpuzun kabuğu donuk ve mat görünür.
Karpuzun bir yüzeyinde yer alan sarı-turuncu leke, onun tarlada güneş altında olgunlaştığını gösterir. Bu bölge ne kadar koyu sarıysa, karpuzun içi o kadar tatlıdır. Beyaza yakın olanlar ise genellikle ham çıkar.
Karpuzu elinize alıp parmağınızla hafifçe vurduğunuzda, tok ve derin bir ses duyuyorsanız bu karpuz içi dolu ve sulu demektir. İnce ve cılız sesler, genellikle içi boş, lifli ya da ham karpuz anlamına gelir.
Karpuzun sap kısmı hâlâ yeşilse, bu onun dalından erken koparıldığını ve henüz tam olgunlaşmadığını gösterir. İdeal olan, sapın ince, bükülmüş ve kurumuş olmasıdır. Bu, dalında yeterince beklediğinin işaretidir.
Aynı boyuttaki iki karpuzdan daha ağır olan, genellikle daha sulu ve tatlıdır. Elinize aldığınızda kendi boyutuna göre “vay, bu ne kadar ağırmış” dedirtiyorsa doğru yerdesiniz!
Bazı karpuzlarda yüzeyde çatlamış gibi duran ince sarı çizgiler vardır. Bunlar, arıların çiçekleri dölleme sırasında bıraktığı izler olarak bilinir ve genellikle içinin daha tatlı olduğuna işaret eder.