Hoş geldiniz dediğinizi duyar gibi oluyorum
O zaman hoşbulduk.
Tanışalım isterseniz.

Ben bu gazetenin dönen, ve dönecek olan çarklarında sadece bir dişliyim.
Yani tek başıma bir  hiçim.

Size gelince.
Okuyucusunuz her halde.
Nerden anladınız derseniz.
Evirdiniz çevirdiniz elinizdeki gazeteyi.
Baktığınız sayfalara defalarca bir daha baktınız.
Bazı resimleri hiç beğenmediniz.

Haberlerlerden de eleştirileriniz oldu.
Kiminin başlığı hoşunuza gitmedi.
Kiminin spotu...

Eksikliklerimizi hoş gördünüz biliyorum.
Bizlere zaman tanıdınız.
Eleştiri yanlarımızı şimdilik söylemekten kaçındınız.
“İyi ki çıktınız” demek için de “Erken” dediğinizi hissediyorum.
O zaman bu tanışmamız sizlerin bizlere sadece “Hoş geldiniz” demenizle sınırlı kalsın.
Bir dahaki sayımızda yani misafirliğimiz bittiğinde hatalarımızda kulak çeken sizler kulakları çekilen biz olayım.

24 ayar il Erzincan’a gazete çıkarmak yürek ister.
Olmadı değil mi.

O zaman şöyle yazayım. 24 ayar il Erzincan’a gazete çıkarmak bilek ister.

Bu da olmadı değil mi.
Tabi ki olmadı.
Kimle kavga edeceğiz ki bileğimizin güçlü olduğunu gösterelim.

O zaman gelin anlaşalım.
Yakışık alır mı bilmem ama ben şöyle diyeyim
24 ayar il Erzincan’a gazete çıkarmak için “Biz Erzincan’ı karşılıksız sevdik” diyelim.

Erzincan medyasının en genciyiz.
Daha doğrusu yeni doğanıyız.
Önce emekleyip, sonra düşe kalka yürüyeceğiz.
Ve inanıyoruz ki bir gün de sağlıklı bir şekilde koşacağız.

Sizler “Türkiye’yi kasıp kavuran kriz ortamında her ne kadar gazete çıkarmak akıl karı iş değil” deseniz de, biz kendi yağımızla kavuruluz diyecek kadar da şükredeniz.

Yeni bir gazete hep umut olmuştur.
Okur o gazetede kendini bulacağına inanmıştır.
O gazete çıktığı bölgenin gurbetten sılaya özlemi olmuştur.
O gazete kimine göre bir kenarı yakılmış mektuptur.
Yardır, oğuldur, babadır, anadır, bacıdır. Evet bizimkisi.
Kırmızı-siyah bir sevdadır.
Çift başlı kartaldır.

Bizimkisi “Biz Erzincan’ı karşılıksız sevdik” diyebilecek kadar da dürüst aşktır.

Misfafirin makbulü erken kalkanmış.
Müsadenizle demeden önce.
Halimiz ahvalimiz şudur ki.
Bir yola çıktık Allah utandırmasın.
Başımızı dik anlımız ak yürüyebilirsek ne mutlu bizlere.
Mutluyuz.
Çünkü başı dik anlı ak isnanların çıkardığı bir gazeteye, başı dik anlı ak insanların güleryüzlülükle bizlere “Hoşgeldiniz” dediği için.

Yeniden hoşbulduk.
Bu sayı misafirdik.
Bir daha ki sayıya misafirliğimiz bitiyor biline.
Hatalarımızda kulak çeken sizler kulakları çekilen biz olayım.
Biz Erzincan’ı karşılıksız sevdik.
Ya siz?